Yalnızlar Treni

Pazar, Eylül 17, 2006

Umutların Bitişi


İnsanın hayattan beklentisi bittiği zaman rûhen ölüyormuş. Son zamanlarda bunu daha iyi anladım. Bugüne kadar ara ara karamsarlığa kapıldığım olmuştu ama, arkasından kendimi toparlamam fazla uzun sürmemişti. Sanki başka boyuta geçmişim de bu dünyadaki bedenimi seyre dalmış gibi hissediyorum kendimi.

Hayat denen şeyin acımasızlığını çok önceleri öğrenmiştim, ama insanların kalleşliğini, çıkarcılığını, hep bana-cılığını bilmeme rağmen, maalesef, son zamanlarda daha iyi anladım. Bu dünyada insana kendinden başka dost, arkadaş ve hatta akraba yok.

İnsanları ve de tüm canlıları çok seviyordum, istiyordum ki herkes mutlu olsun, birinin ihtiyacı olduğunda ben o kişinin derdine çare olayım, birilerine yardım etmek, bir işe yaramak mutlulukların en büyüğüydü benim için. Ama şu an tüm duygularım öldü ve beraberinde ruhumu da beraberinde öldürdü. Bu kadar çaba niye? Bu kadar çırpınış neden? Kim için..? Karşılığı kocaman bir HİÇ uğruna!.. İşte acımasız hayat ve insanlar, bir sokak çöpcüsü gibi tüm umutlarımı, tüm hayâllerimi süpürüp gittiler.

Ve ben artık, rûhu ölmüş, bedeni yaşayan bir ölüden farksız bir insanım.

Hayallerinizi ve umutlarınızı kim olursa olsun yok etmelerine asla müsaade etmeyin. Kendi bildiğiniz doğrunuz ve hayatınız için vereceğiniz kararlar yanlış dahî olsa, sizin doğrularınızdır. Hayatınızı kendi istediğiniz doğrultuda yaşamanız dileğiyle.
posted by Makinist at 17.9.06

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home